ESARETİN BEDELİ
Esaretin Bedeli, Andy ve Red isimli iki mahkumun parmaklıklar ardında kurdukları dünyanın hikayesini anlatmaktadır. Andy Dufresne, genç ve başarılı bir bankacıdır,karısını ve karısının sevgilisini öldürmek suçundan yargılanır ve ömür boyu hapis cezası alır. Shawsank Hapishanesi'nde dayak, işkence, tecavüz, her türlü durum yaşanmaktadır,fakat Andy buna rağmen hayata bağlı ve iyimserdir. Bu tutumu etrafındakileri de etkiler. Andy umutlu bakış açısıyla çevresindeki tüm mahkumları, parmaklıklar arkasında bile özgür bir yaşam olabileceğine inandırır. Andy'nin bu çabalarına ortak olacak bir arkadaşı da olacaktır: Red. Bir Stephen King uyarlaması olan filmin başrollerinde Morgan Freeman ve Tim Robbins de olmak üzere birçok oyuncu vardır. Film, 1995'te, aralarında en iyi film adaylığı da olmak üzere 7 dalda Oscar'a aday gösterilmiştir.
YEŞİL YOL
John Coffey, "Sevgileriyle öldürüyorlar" diyor, bunun her gün, tüm dünyada gerçekleştiğine dikkat çekiyor. Yeşil Yol birçok farklı konuda bir filmdir, ancak temelde insanların kendi türlerinin diğer üyelerine verdiği zararla ilgilidir.
Yeşil Yol, Louisiana Eyalet Yarımadası'ndaki ölüm sırasına atıfta bulunan bir terimdir. Burada, idam edilecek mahkumlar, zamanı gelene kadar tutulur ve daha sonra yeşil bir katta elektrikli sandalyeye yürürler. Film, ölüm sırası mahkumlarından sorumlu Paul Edgecomb (Tom Hanks) açısından bir flashback olarak anlatılıyor. Görevi, yakın ölümleriyle karşı karşıya olan insanlar ajite olabileceğinden, mahkumların barışçıl bir şekilde infaz edilmesini sağlamaktır. Bu amaçla, uğraştığı insanlar korkunç suçlardan hüküm giymiş olsalar bile, onlara haysiyet ve saygıyla davranırlar. Ona yardım eden Brutus Howell (David Morse), Dean Stanton (Barry Pepper) ve Harry Terwilleger (Jeffrey DeMunn). Ek olarak, Percy Wetmore (Doug Hutchison) var,
İki genç beyaz kızın öldürülmesi için yeni bir mahkum olan Coffey (Michael Clarke Duncan) getirildiğinde film hız kazanıyor. Siyah ve keresteci bir dev olan Coffey, durumunun açıkça farkında değildir ve masum olmasına rağmen, birinin ona inanması için çok az şans vardır. Ancak Edgecomb yakında Coffey'in özel iyileştirici güçleri olduğunu ve güçlü bir bağ kurduklarını keşfediyor. Filmin çoğu, Percy'nin yargılamalara getirdiği olumsuzluğun aksine (korkunç sonuçlarla) Edgecomb ve Coffey arasındaki pozitif bağı keşfetmek için harcanıyor.
FORREST GUMP
Forrest Gump, düşük IQ'ya sahip basit bir adamdır.En iyi ve tek arkadaşı olan Jennye aşık olur. 'Annesi' ona yaşam yollarını öğretir ve kaderini seçmesi için onu terk eder. Forrest, Vietnam'da hizmet için orduya katılır, Dan ve Bubba adlı yeni arkadaşlar bulur, madalya kazanır, ünlü bir karides balıkçılığı filosu oluşturur, insanlara koşuya ilham verir, bir pinpon çılgınlığı başlatır, gülen yüzünü yaratır, tampon çıkartmaları ve şarkıları yazar, insanlara bağış yapar ve başkanla birkaç kez görüşür. Ancak, bunların hepsi, sadece hayatını mahveden çocukluk sevgilisi Jenny Curran'ı düşünebilen Forrest ile alakasızdır. Her ne kadar sonunda kanıtlamak istediği herkesin herkesi sevebileceğidir.
SIKIYSA YAKALA
Sıkıysa Yakala, bir ajan ile bir suçlunun arasındaki kedi-fare oyununu konu edinmiştir. FBI ajanları hiç şüphe yok ki kendilerine çok fazla güvenmektedirler; ancak bu kez karşılarındaki, onlar için bile pek de kolay bir lokma olmayacaktır. Henüz yirmili yaşlarında, çocuk yaşta bir adam onlarca ülke gezerek, bazen pilot, bazen doktor, bazen savcı mesleklerine bürünerek FBI'ı peşinden koşturmaktadır. Bu ya bir kedi-fare oyunudur ya da sadece farenin oyunudur.
Amerikan sinemasının en büyük ustalarından Steven Spilerberg'in yönettiği filmin başrollerinde Leonardo Di Caprio ve Tom Hanks var.
1960'larda dünyanın en iyi check fraudunu (çek sahteciliğini) gerçekleştiren gencin hikayesini anlatan bir filmdir. 16 yaşında dolandırıcılık kariyerine başlamış olup 19unda 3 milyon dolarlık dolandırıcılık yapmıştır. Henüz yirmili yaşlarında, çocuk yaşta bir adam onlarca ülke gezerek, bazen pilot, bazen doktor, bazen savcı mesleklerine bürünerek FBI'ı peşinden koşturmaktadır. film bir ajan ve bir suçlunun kedi fare oyunu hikayesini konu edinmiştir. Kolay izlenebilir ve zekice düşünülmüş bir hikayeye sahiptir. filmin başında ilham veren olarak başrol oyuncusunun canlandırdığı karakterden ilham alındığı geçtiğinden yaşananların çoğunun gerçek olduğu düşünülüyor.
CASUSLAR KÖPRÜSÜ
Bridge Of Spies, Tom Hanks'ın oynadığı, Coen kardeşler tarafından ortak yazılan ve Steven Spielberg tarafından yönetilen tarihi bir drama filmi.
1957'de Soğuk Savaş sırasında ABD ve Sovyetler Birliği arasındaki gerilimler zirvede. Hem Amerikan CIA hem de Sovyet KGB casusları her iki dünya gücünün güvenliği için büyük bir tehdittir ve her iki taraf da sınıflandırılmış bilgilerin sızmasını önlemek için aceleci önlemlere başvurur. Brooklyn, New York'ta Rudolf Abel, casus olduğu şüphesiyle tutuklandı. James B. Donovan (Tom Hanks) Abel'in savunma avukatı olarak atandı. Ancak potansiyel bir Sovyet casusunu savunma fikri, Donovan için popüler olmayan ve zor bir görev olduğunu kanıtlıyor. Bu arada, Sovyetler Birliği'nde, bir Amerikan casus uçağı pilotu Francis Gary Powers vuruldu ve KGB tarafından yakalandı. İki savaşan ülke arasındaki gerginliği hafifletmenin bir yolu olarak Donovan, iki savaş esiri olan Abel for Powers arasında bir takas önerdi.
Film, neredeyse hiç aksiyon sahnesi içermesine ve neredeyse tamamen konuşmaya rağmen, film asla sıkıcı veya yavaş ilerlemiyor. Buda Coen kardeşlerin akıllı senaryosu ve Steven Spielberg'in yaratıcı yönünden kaynaklanıyor.
Yorum Gönder